AVRUPA KOMPOZİT PAZARI HAKKINDA

Cam elyaf takviyeli polimerin (GFRP) Avrupa’daki iki ana segmenti inşaat/altyapı ve ulaştırma pazarları olmaya devam ediyor; bu iki pazardan her biri toplam üretim hacminin yaklaşık üçte birine karşılık gelmektedir. Uzun yıllar aradan sonra ilk kez, inşaat/altyapı pazarı segmenti toplamda %36’lık payıyla ulaştırma sektörünün (%34) önüne geçerek Avrupa pazarındaki en büyük tüketici konumuna yükseldi. 2019 yılında önemli pazar payına sahip diğer iki alan ise %15’lik payı ile elektrik/elektronik ve %14’lük payı ile spor/eğlence sektörleridir.
Son yıllarda, cam elyaf takviyeli polimer (GFRP) üretimi Avrupa’da Amerika ve Asya’ya kıyasla daha yavaş bir büyüme gösterdi. Bu durgun büyümenin nedenleri arasında, belirli üretim süreçleri ve yöntemlerine geçişin yanı sıra, genellikle düşük kâr marjlı emtia üretiminin dış kaynak kullanarak gerçekleştirilmesi yer almaktadır. Buna ek olarak, otomotiv gibi bazı özel uygulamalar ve müşteri sektörleri, dünyanın diğer bölgelerinde Avrupa’dan daha dinamik bir şekilde büyümektedir.
Kompozit sektörünün temel direklerinden biri olan otomotiv sektörü, değişen malzeme gereksinimleri, itici teknoloji ve yapımdaki yeni zorluklar ve otonom sürüş sistemleri gibi yeniliklerle büyük bir dönüşüm geçirmektedir. Bu sektörde, piyasadaki herhangi bir yavaşlamadan en fazla etkilenen ülkeler Almanya gibi büyük ihracat fazlası veren ülkelerdir. Bu sadece OEM’leri değil, kompozit imalatçıları ve malzeme tedarikçileri de dâhil olmak üzere tüm tedarik zincirini etkilemektedir.
Avrupa’daki pazar eğilimlerinin ülkeden ülkeye büyük farklılıklar gösterdiğine dikkat edilmesi de önemli bir konudur. Toplam pazar hacmi bir önceki yıla göre 1,14 milyon tonda sabit kalırken, Avrupa’daki büyüme oranları %-2,55 ila %+ 4,35 arasında değişiklik göstermiştir. GFRP/kompozit pazarında en büyük Avrupa ülkesi, 225.000 tonluk (2018 yılına göre %1,75 düşüş görülmüştür) toplam üretim hacmiyle Almanya olmaya devam etmektedir. Geçen yıl sadece Doğu Avrupa ülkeleri büyüme göstermiştir. İngiltere, İrlanda, Avusturya ve İsviçre’de üretim sabit kaldı. Diğer tüm ülkelerde, 2019 yılı üretim rakamlarında düşüş bekleniyor.
Borsalardaki artan belirsizlik, azalan yatırım oranları ve genel olarak çalkantılı bir ekonomik iklimin etkisiyle kompozit sektöründeki genel durum durağandır. Avrupa’nın tamamı ve ulusal ekonomilerinin çoğu için gayri safi yurtiçi hasıla (GSYİH) göstergeleri şu anda aşağı yönlü harekete başlamış durumdadır. Pazar ayrıca, Avrupa Birliği ve uluslararası ticaret konusundaki artan politik belirsizliklerden de olumsuz etkilenmektedir. Brexit, ABD ve Çin arasındaki ticaret anlaşmazlıkları ve çeşitli ülkelerin korumacı politikaları piyasada güvensizliğe neden olmaktadır.
Bu zorluklara rağmen, Avrupa kompozit sektörü gelecek vaat etmektedir. 5G ağının kurulumu ile köprü ve binaların yenilenmesi gibi bazı alanlarda muazzam bir potansiyel gözlenmektedir. Bununla birlikte, son kullanıcı karar vericilerinin kompozit malzemeler hakkındaki farkındalıkları henüz bu malzemelerin yaygın şekilde değerlendirilebileceği kadar yüksek değildir. Bu durumun değişmesi gerekmektedir çünkü kompozitler birçok uygulama için en iyisi olmasa da iyi bir seçenektir. Eğer müşteriler bu malzemeleri yeniden değerlendirebilir ve kompozitler de standartlara/normlara tâbi hale gelirse, pazarda gelecek yıllarda büyüme gözlenebilir.